4 Şubat 2015

Bambino 52 Aylık

Bambino bir ay daha büyüdü, 52 aylık oldu :)
Gün geçtikçe birey oluşu daha da fazla hissediliyor evde.
Günlük kararlara dahil olması, fikrini söylemesi, bizim ona fikir sormamız, birlikte çözümler üretmemiz gerçekten çok çok keyifli!

Bambino kontrol etmeyi seviyor.
Olayları sıraya koyuyor, detaylarıyla birlikte açıklıyor bazen.
"Önce kitap okuyalım, sonra ilaç içelim, sonra pijama giyelim, sohbet edelim, masaj yapalım ve uyuyalım"
"Ama ben bugün uyumak istemiyorum" diye de ekliyor genelde :)
Uyku ile arası hep mesafeliydi.
Bana hep az uyuyor gibi geliyor.
Ama ona yetiyor olmalı ki sabah 7 dedi mi enerji bombası şeklinde uyanıyor :)
Daha önceden gelmediyse hemen yanıma geliyor:
"Anne uyan da sevinip coşalım" :)
Sevinip coşmak, güzel mırıldamalar eşliğinde birbirimize gülümsemek, öpüşmek ve koklaşmak anlamına geliyor.
Çoğu zaman uykulu olduğum için Bambino uyanmamı bekliyor yatakta. Tabi beni uyandırmaya çalışmayı da ihmal etmiyor. 5-10 dakika içinde ben de uyanıp sevinip coşma ritüeline katılıyorum :)
Sonrasında da kalkıp önce banyo sonra da mutfağa gidiyoruz, sabah rutini :)

Hafta ici öğlene kadar okulda, tabi iki haftadır sömestr tatili nedeniyle okul yok. 
Okul sonrası eve gelip yemek yiyor, uyuyacaksa biraz oyun sonrası uyuyor, uyumayacaksa ya oyun oynuyor ya da küçük çaplı gezmelere gidiliyor bakıcı teyzesi ile. Genelde komşu ziyaretleri yapılıyor. Tabi hava güzelse mutlaka parka çıkılıyor, hatta o kısım okul dönüşü bile olabiliyor. Eğer uygunlarsa, okula gitmeden önceki park arkadaşlarıyla buluşuluyor, birlikte eski günlerdeki gibi oyunlar oynuyorlar. Bu her zaman olmuyor çünkü çoğu tam gün kreşe başlamış durumda.

Haftasonu ise 11'e kadar evde vakit geçiriyoruz birlikte. Bazen de 10'da kitapçıya gidip 11-11:30'a kadar kitaplara bakıyoruz ve genelde en az bir kitap alıp çıkıyoruz mekandan. 11-11:30 arası Bambinoyu babası devralıyor. Önce jimnastiğe gidiliyor. Oradan çıkınca da rutin olarak birkaç yemek mekanından birine gidiyorlar. Genelde Gölbaşında cağ kebabı yapan Burhan Usta'ya ya da yine Gölbaşında Karadenizli bir aile tarafından işletilen bir Karadeniz lokantasına gidiyorlar. Cumartesi birine, Pazar günü birine :) Yemek sonrası hava durumuna göre takılıyorlar. Hava güzelse dışarıda park ya da bisiklet turu yapıyorlar. Hava kötü ise uçak izlemeye havaalanı yoluna (hiç üşenmiyorlar walla!) ya da tren izlemeye gara gidiyorlar. Evle ilgili alışveriş var ise bazen birlikte onu hallediyorlar. Hava güzelken pazar alışverişi yapmak çok keyifli oluyor mesela :) Bambino kostümlerden çok korktuğu için palyaço ya da maskot olan herhangi bir yere gitmeyi reddediyor. Biz de AVM'lere gitmeyi zaten sevmediğimiz için hiç sorun olmuyor bu durum. Bir tek arada bir tiyatroya götürebilsek keşke diyorum ama onu da eskisi gibi demiyorum. Büyüyünce bu korkusu geçince gideriz inşallah. 

Akşama doğru hem kojonun hem Bambinonun pili bitmiş oluyor :) O zaman ben devreye giriyorum. Bazen Bambino arabada yarım saat kadar kestiriyor, bazen de hiç uyumuyor. Eve gelince birlikte oyunlar oynuyoruz. Bazı akşamlar banyo yaptırıyoruz, banyo öncesi suyla ve oyuncaklarıyla oynamak istiyor, biraz da öyle vakit geçiriyor. Bazen birlikte yemek yapıyoruz ya da ev işi (çamaşır asmaca, bulaşık makinesi boşaltmaca, el süpürgesi çalıştırmaca gibi). Sonra da uyku düzenine geçiyoruz. Öğlenleri uyumadığı günler 8:30 gibi yatıyor, uyuduğu günler 9:30'u buluyor yatağa girmesi. Tabi yattıktan sonra tekrar kalktığı çok oluyor, özellikle son haftalarda. O zaman kendi kendine odasında oynuyor, biz de sessizce odasında ya da başka bir odada bekliyoruz; "Tamam, şimdi uykum geldi, hadi uyuyalım" diyerek yanımıza gelene kadar :))

Gece genelde belli bir saatten sonra yanıma geliyor, bizim yatakta uykuya devam ediyor. Bir ara bu konuda sınır koymaya çalıştık ama beceremedik. Kojo da "Daha kaç yıl bunu yapabiliriz ki, bırakalım gelsin" diyerek yelkenleri suya indirince benim de duyusal yanım hemen kabul etti :)

Bambinonun günlük düzeni şimdilik böyle.
Tabi bu yazdıklarım kimseyle buluşmadığımız zamanların düzeni.
Arkadaş ya da akraba ziyareti yapılacaksa düzen ona göre uyarlanıyor :)
Bambina geldikten sonra neler değişecek hep birlikte yaşayıp göreceğiz :)

Bu arada anasınıfından karnesi geldi, onu da buraya not düşeyim. Bambinonun gittiği anasınıfında normalde 5 ve 6 yaşında çocuklar var. Bizimki küçük kalıyor onların yanında, en azından fiziksel olarak. Ancak "gelişim raporu" denilen karnesinde yazdığına göre Bambinonun sosyal, zihinsel ve kendini ifade etme seviyesi yaşından epey ileriymiş. Öğretmeni bir üst seviyede yapılacak çalışmalarla Bambinonun desteklenmesini önermiş. Bununla tam olarak ne kast ediliyor bilmiyorum aslında. Öğretmenleri ona "Ayaklı Kütüphane" diyorlarmış :) Yaşının üzerinde olgunluk gösterdiğini de söylemişlerdi birkaç kere. Bambino bilgiyi seviyor. Öğrendikçe kendini daha güvende ve yeterli hissediyor. Sağolsun eve giren Me.ra.klı Min.ik ve yeni almaya başladığımız Bil.im Ço.cuk da öğrenme isteğini hep kamçılıyor. Deneyimlemek istiyor herşeyi, bu onun öğrenme yolu. Sadece dinleyerek öğrenmiyor yani. Biliyorum bizim klasik eğitim sistemine biraz ters :( Benim düşüncem ise bilginin her zaman tamamlanabileceği yönünde. Bilgiden ziyade beceri geliştirmek daha ön planda Bambinonun yaşı için. El becerisi, vücut hareketliliği, kendi kendine yetebilme gibi şeyleri öğrensin diyorum. Ben diyorum da sonuçta herşey çocukta bitiyor. Biz sadece ortam hazırlayıp teşvik etmeye çalışıyoruz nihayetinde. Zamanı gelmişse o zaten cevap veriyor duruma.

"Anne, rüyamda senin iş arkadaşlarını gördüm, beni işe götürüp onlarla tanıştırıyormuşsun. Ama gerçekte onlarla hiç tanışmadığım için rüyamda gördüklerim gerçekte de iş arkadaşların mı bilemiyorum."
Aynen bunu söyledi geçen gün :)

2 yorum:

  1. Yorumlarda da epeyce yazdım sanırım. Bambino'nun zeka seviyesi bana da hep yaşının üzerinde gelmiştir. Olgun ve küçük bir adam olarak görmüşümdür onu hep. Zeka testi falan yaptırıp bir üst sınıfta falan okuma imkanı var aslında. Göz ardı etmeyin Banucum... İkinizi de öpüyorum. Sevgiler :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Belki de yaptirmaliyiz Zeugma, bu konuyu gundeme alalim. Ben de opuyorum, sevgiler :)

      Sil

SOSYAL AĞLAR


İZLEYENLER

Blog Arşivi

HER GÜN MUTLAKA

NE ARADINIZ, YARDIMCI OLALIM?

Kişisel Blog

Copyright © Benden ve Bizden | Powered by Blogger
Design by Lizard Themes | Blogger Theme by Lasantha - PremiumBloggerTemplates.com